Osmanlıca vikikitabına hoş geldiniz! Bu kitapta, 1928 yılına kadar kullanılan yazım sistemi hakkında her bilgiyi bulabileceksiniz!

Osmanlıca Nedir?

değiştir

Osmanlıca aslında İngilizce, Almanca gibi yabancı bir dil değildir. Sadece Türkçenin daha eski bir versiyonudur. Bu sebepten ötürü okuyucu "Osmanlıca" deyiminden korkup çekinerek yaklaşmamalıdır.

Harf İnkılabı'yla mazi olan Arap alfabesi, Arapça için tasarlanmış olduğundan Türkçeye uyarlanırken bir sürü düzensizlik oluşmuştur. Bu sebepten ötürü Osmanlıca okumayı öğrenmek, Latin harfleriyle okumak kadar kolay olmayacaktır. Yazımı aynı olan veya birden fazla yazımı olan kelimeler çok sayıdadır. Ancak Arap harfleri 1000 yıldan uzun süredir Türklerin işini görmüştür ve bu zorluklar Osmanlı İmparatorluğu'nun dünya güçlerinden birisi olmasını engellememiştir. Dolayısıyla okuyucu bu zorluklardan korkup öğrenmeyi terk etmemelidir.

Arap harflerinin yanı sıra, Osmanlı döneminde konuşulan dilde Arapça ve Farsça gramerlerinin de etkisi büyüktü. Arapçanın vezin sistemi ve Farsçanın tamlamaları, özellikle saray dilinde çok sık rastlanmaktaydı. Yabancı etmenlerin sokak ağzına etkisi görece daha azdı.

Arapçanın ayrıca derin bir hat sanatı kültürü bulunmaktadır. Arapların yanı sıra, Farslar ve Türkler de kendi hat stillerini geliştirmişlerdir. En harcıalem yazılar bile harflerin birleştiği özel bir hat ile yazılır. İlerleyen derslerde bu hatlar da karşılaştırılacaktır.

İmlanın Karışıklığı

değiştir

Osmanlıca imlasının karışık olma sebebi, temelinde İngilizce imlasının düzensiz olma sebebiyle aynı. Kökeni Türkçe olan kelimelerin genelde birden fazla doğru yazımı oluyordu, çünkü bazı sesleri temsil eden 2 veya hatta 3 harf varken bazı harfler ise 6'ya kadar farklı sesi temsil edebiliyordu. Bütün bunların yanı sıra, ünlülerin ne zaman ve nasıl yazılacağına dair olan kurallar da genel olarak belirsizdi. Ayrıca, Türkçe zamanla evrilirken yazı yeterince hızlı evrilemiyordu, ve böylece bazı kelimeler 300 yıl önceki telaffuzlarına göre yazılıyordu.

Bütün bunların yanı sıra, Arapça ve Farsçadan gelen kelimeler kendi yazımlarını olduğu gibi koruyordu. Hatta bu kelimelerde Türkçe kelimelerde olmayan bir kesinlik vardı ve harfler, telaffuzu aynı olan başka harflerle değiştirilemiyordu. Arapça veya Farsça bilmeyen öğrencilerin böylece kelimelerin doğru yazımını ezberden öğrenmesi gerekiyordu. Aynı şekilde bunun yol açtığı başka bir sorun da, bir kelimenin doğru telaffuzunu öğrenmek için kelimenin nasıl yazıldığına bakmak yeterli değildi, kelimenin kökenini de bilmek gerekiyordu.

İlerleyen yıllarda bu düzensizlikleri düzeltmek için muhtelif çabalarda bulunulmuştur. Ancak hiçbir teşebbüs genel olarak kabul görmemiştir ve bu sebepten ötürü bu değişiklikler tersine daha çok karmaşıklığa yol açmıştır. 19. yüzyılda bir sürü aydın Arap harflerini terk etmeyi öne sürmüştür; yerine Ermeni, Yunan, Kiril veya Latin harflerine geçmeyi öneren aydınlar bulunmuştur. Cumhuriyetin kurulmasıyla Atatürk, okuryazarlık oranının hâlihazırda düşük olmasından yararlanmış ve 1928 yılında Harf İnkılabı'nı gerçekleştirmiştir.

Bu kitaba katkıda bulunmak

değiştir

Eğer Osmanlıca konusunda bilgiliyseniz, lütfen bu kitaba katkıda bulunmaktan çekinmeyin. Bu proje, ancak herkesin emeğiyle gerçekleşebilir.

Aşağıda şu ana kadar katkıda bulunan kullanıcıların bir listesi bulunmakta. Eğer siz de katkıda bulunursanız kendinizi eklemekten lütfen çekinmeyin.

Kaynakça

değiştir

Eklenecektir

Osmanlıca İçindekiler
Giriş - Alfabe - Metinler
İmlâ Kelime Bilgisi
Türkçe Unsurlar
Arapça ve Farsça Unsurlar